Thor: Ragnarok’ta Hela Öldü mü? Bir Sosyolojik Bakış
Toplumsal yapıların karmaşıklığını çözmeye çalışan bir araştırmacı olarak, bazen mitolojik hikâyeler ve popüler kültür ürünleri bize insan davranışlarını anlamak için güçlü metaforlar sunar. Thor: Ragnarok filmi de bu anlamda sadece bir süper kahraman hikayesi değil, toplumsal düzenin, cinsiyet rollerinin ve güç ilişkilerinin sembolik bir temsili olarak karşımıza çıkar. “Hela öldü mü?” sorusu, yalnızca bir karakterin kaderine değil, toplumların kadın figürlerine biçtiği rollerin de ölümüne ya da dönüşümüne dair bir sorgulamadır.
—
Hela: Mitolojideki Kadın Gücünün Toplumsal Sembolü
Hela, güç, yıkım ve ölümün tanrıçası olarak karşımıza çıkar. Ancak onun hikayesi yalnızca karanlıkla değil, bastırılmış bir toplumsal gerçeklikle de ilgilidir. Tarih boyunca kadınlar genellikle düzeni korumakla değil, duygusal bağlar ve ilişkiler aracılığıyla toplumsal dokuyu sürdürmekle ilişkilendirilmiştir. Buna karşın, Hela düzeni yıkmaya gelir; iktidarı talep eder, tahtı ister, hükmetmeyi amaçlar.
Bu tavır, toplumların “kadın gücü” algısına meydan okur. Hela’nın varlığı, ataerkil yapıların kadınları pasif roller içinde tutma eğilimine bir başkaldırıdır. O, toplumun “ölçülü” kadın figürlerinin aksine, sınır tanımayan bir güçtür. Dolayısıyla “ölümü” sadece fiziksel bir son değil, toplumsal olarak bastırılan kadın öfkesinin sembolik yok edilişidir.
—
Toplumsal Normlar ve Kadın Gücünün Tehlikeli Algısı
Toplumlar, düzeni sürdürebilmek için normlar yaratır. Bu normlar bireylerin davranışlarını düzenlerken aynı zamanda kimlerin güç sahibi olabileceğini de belirler. Thor: Ragnarok’ta Hela’nın tehdit olarak görülmesi, bu normların ihlaline karşı duyulan kolektif korkunun bir yansımasıdır.
Kadınların toplumsal güç kullanımı genellikle “tehlikeli” ya da “doğal olmayan” olarak kodlanır. Bu durum, sosyolojik açıdan “yapısal işlevcilik” kuramıyla açıklanabilir. Toplum, belirli işlevleri yerine getiren bir sistemdir: Erkekler genellikle bu sistemin yapısal işlevlerine (ekonomi, siyaset, güvenlik) dahil edilirken; kadınlar ilişkisel bağların kurucusu olarak görülür (aile, duygusal dayanışma, bakım). Hela, bu dengeyi altüst eder. Onun varlığı, toplumsal sistemin alışık olduğu cinsiyet temelli görev dağılımını tehdit eder.
—
Erkeklerin Yapısal, Kadınların İlişkisel Rolü: Bir Denge Arayışı
Sosyolojik analizlerde erkeklerin genellikle toplumsal kurumların işleyişini temsil ettiği, kadınların ise bu yapıların içindeki duygusal bağları güçlendirdiği görülür. Thor bu anlamda “koruyucu” ve “düzeni sağlayan” bir figürdür. O, sistemin devamını ister; kaosa karşı düzenin sembolüdür.
Buna karşın Hela, sistemin iç çelişkilerini açığa çıkarır. Onun “ölümü”, yalnızca bireysel bir yenilgi değil, toplumun kendi içindeki çatışmayı çözme biçimidir. Kadın figürünün yıkıcı potansiyeli, düzenin yeniden inşası uğruna feda edilir.
Ancak bu ölüm aynı zamanda bir yeniden doğuşun da habercisidir. Hela’nın yok oluşu, sistemin geçici zaferidir; ama her toplumda bastırılan güç, yeni biçimlerde yeniden ortaya çıkar. Bu döngü, toplumsal değişimin kaçınılmazlığını gösterir.
—
Kültürel Pratikler ve Kadın Gücünün Görünmezliği
Kültürel pratikler, toplumsal değerleri yeniden üretir. Sinema da bu üretim araçlarından biridir. Hela gibi bir karakterin sunuluş biçimi, izleyiciye hem korku hem hayranlık aşılar. Çünkü kültür, kadının gücünü hem yüceltir hem de kontrol altında tutmak ister. Bu ikili tutum, ataerkil kültürlerin temel çelişkisidir.
Thor’un sonunda düzeni yeniden kurması, toplumun statükosuna dönüşü simgeler. Ancak Hela’nın varlığı, o düzenin ne kadar kırılgan olduğunu hatırlatır. Toplumlar da tıpkı Asgard gibi, bastırdıkları güçlerle yüzleşmeden yeniden doğamazlar.
—
Sonuç: Hela Gerçekten Öldü mü?
Sinematik olarak bakarsak, Hela büyük olasılıkla öldü. Ancak sosyolojik açıdan onun “ölümü”, bastırılmış kadın gücünün ve toplumsal normlara sığmayan bireysel enerjinin metaforik sürgünüdür. Her toplum, kendi “Hela”sını yaratır; kuralları aşan, düzeni sarsan, ama sonunda susturulan bir figür.
Yine de her bastırılmış güç, yeni biçimlerde geri döner. Belki de Hela gerçekten ölmedi; sadece başka bir biçimde, başka bir kuşakta, başka bir kadın kimliğinde yeniden doğmayı bekliyor. Çünkü toplumsal değişim, her zaman ölümle değil dönüşümle başlar.
—
Etiketler: #thor #hela #sosyoloji #cinsiyetrolleri #kültürelpratikler #toplumsalnormlar #kadıngücü #popülerkültür